hocam diyorlar bana...ders veriyorum çünkü...
10 Mart 2010 Çarşamba
rüya sineması "face"
uyanıyorum...kamp gibi bi yerdeyim...üniversite sınavına yetişmem lazım...
kalem arıyorum...yok...yolda birilerinden alırım diyorum...
cüzdan yok...kafamda düne ait bi görüntü...tırmanış yaparken bir kayanın üstüne koyduğum ve unuttuğum cüzdanın "flaş back" i...of of...neyse gideyim sorunu yerinde çözerim diyorum...ama stres hat safhada...
bahçeye çıkıyor ve içinde su olmayan su kaydırağından kayıyorum...sonrada bi tepeyi tırmanıp (sanırım maçka parkına inip çıkıyorum) sınava gireceğim okula geliyorum...
bir hol ve 3 tane kapı var...kapıların önünde yabancı elemanlar...görevli gibi...adı thomas olan muhattap oluyor benimle...onun önünde durduğu kapıdan girmem konusunda ikna etmeye çalışıyor...
bu arada kapıda bir film afişi var... "FACE" yazıyor...iki adam birbirine bakıyo felan...aşağıdakinin aynısı...
ikinci kapıda pink floyd konser afişi var...diğerini göremedim...
neyse thomasla giriyoruz...bu arada kimlik hala yok...kalem yok falan...ama sınav başlamak üzere...neyse odada bir adet eski model bilgisayar masası üstünde bir bilgisayar ve bir kanepe var...bilgisayar karşısına, tam ortaya oturuyorum...thomas bilgisayarda doğru şıkkın kutucuğuna nası X koyacağımı anlatıyor...
sonra üç dört kişi geliyor kanepenin arkasına...tanıdık gibi ama değil...sanırım sınavda destek olmaya....
nitekim tacikistan milli marşı tarzında bir müzikle ilk sorum geliyor...
genel kültür...
kalem arıyorum...yok...yolda birilerinden alırım diyorum...
cüzdan yok...kafamda düne ait bi görüntü...tırmanış yaparken bir kayanın üstüne koyduğum ve unuttuğum cüzdanın "flaş back" i...of of...neyse gideyim sorunu yerinde çözerim diyorum...ama stres hat safhada...
bahçeye çıkıyor ve içinde su olmayan su kaydırağından kayıyorum...sonrada bi tepeyi tırmanıp (sanırım maçka parkına inip çıkıyorum) sınava gireceğim okula geliyorum...
bir hol ve 3 tane kapı var...kapıların önünde yabancı elemanlar...görevli gibi...adı thomas olan muhattap oluyor benimle...onun önünde durduğu kapıdan girmem konusunda ikna etmeye çalışıyor...
bu arada kapıda bir film afişi var... "FACE" yazıyor...iki adam birbirine bakıyo felan...aşağıdakinin aynısı...
ikinci kapıda pink floyd konser afişi var...diğerini göremedim...
neyse thomasla giriyoruz...bu arada kimlik hala yok...kalem yok falan...ama sınav başlamak üzere...neyse odada bir adet eski model bilgisayar masası üstünde bir bilgisayar ve bir kanepe var...bilgisayar karşısına, tam ortaya oturuyorum...thomas bilgisayarda doğru şıkkın kutucuğuna nası X koyacağımı anlatıyor...
sonra üç dört kişi geliyor kanepenin arkasına...tanıdık gibi ama değil...sanırım sınavda destek olmaya....
nitekim tacikistan milli marşı tarzında bir müzikle ilk sorum geliyor...
genel kültür...
6 Mart 2010 Cumartesi
online photoshop
photoshop um bozulmuş...ama internet sağolsun...
http://www.pixlr.com/editor/
adresine online photoshop koymuşlar...baya baya çalışıyor...son iki resmi orda yaptım..
meraklılar bi baksın bence...
http://www.pixlr.com/editor/
adresine online photoshop koymuşlar...baya baya çalışıyor...son iki resmi orda yaptım..
meraklılar bi baksın bence...
2 Mart 2010 Salı
27 Şubat 2010 Cumartesi
çok bilmek üzerine ikileme
macera bir
irmanın kulakları uzamıştı...georgi klisesinin önünde diz çökmüş ağlıyordu...
"tanrım..." dedi..."bu kulakları uzatan sen, kısaltmasınıda bilirsin"...
boğuk bi ses yeri titretti..."sana mı sorucam"...
macera iki
...mö 800 afrika...
"buna bir çözüm bulmalıyız" dedi morie..."her taraf pislik içinde, yakışmıyor bize"...
genç kante nin sesi yükseldi kalabalıktan...
"hepimiz aynı yere yapalım reis, hatta bi delik açıp oraya yapalım"..."azuriler öyle yapıyor ayakları tertemiz...
morie yerinde dikildi...gözleri parlıyordu...fakat genç kante den akıl almak gururuna dokunuyordu...azurilerden birşey öğreneceğine pisliğe de razıydı...
"hayır" diye kükredi..."herkes yaptığını yiyecek bundan sonra"..."böylece hem kıtlık olmayacak hemde pislik"
kalabalıktan çoşkulu çığlıklar yükseldi...
çok biliyordu reis çünkü...çok...
irmanın kulakları uzamıştı...georgi klisesinin önünde diz çökmüş ağlıyordu...
"tanrım..." dedi..."bu kulakları uzatan sen, kısaltmasınıda bilirsin"...
boğuk bi ses yeri titretti..."sana mı sorucam"...
macera iki
...mö 800 afrika...
"buna bir çözüm bulmalıyız" dedi morie..."her taraf pislik içinde, yakışmıyor bize"...
genç kante nin sesi yükseldi kalabalıktan...
"hepimiz aynı yere yapalım reis, hatta bi delik açıp oraya yapalım"..."azuriler öyle yapıyor ayakları tertemiz...
morie yerinde dikildi...gözleri parlıyordu...fakat genç kante den akıl almak gururuna dokunuyordu...azurilerden birşey öğreneceğine pisliğe de razıydı...
"hayır" diye kükredi..."herkes yaptığını yiyecek bundan sonra"..."böylece hem kıtlık olmayacak hemde pislik"
kalabalıktan çoşkulu çığlıklar yükseldi...
çok biliyordu reis çünkü...çok...
26 Şubat 2010 Cuma
kullanmayın lütfen
bu konjonktürde.. , konjonktür dahilinde....konjonktürden dolayı...
ne meraklıymışsınız arkadaş konjonktür demeye...bir yakın arkadaş dahil olmak üzere tv de hayatta her yerde konjonktür...bu seneyimi bekliyodunuz hepiniz konjonktür demek için bi de...
sinirleniyorum artık...
cahil cühelalar için tdk tanımı: (sakın kullanmayın ama)
konjonktür Fr. conjoncture a. 1. Geçerli durum. 2. Her türlü durumun ve şartın ortaya çıkardığı sonuç: �Seçim konjonktürü böyle ülkelerde bazen pek duygusal, pek yüzeysel faktörlerle değişebilir.
ne meraklıymışsınız arkadaş konjonktür demeye...bir yakın arkadaş dahil olmak üzere tv de hayatta her yerde konjonktür...bu seneyimi bekliyodunuz hepiniz konjonktür demek için bi de...
sinirleniyorum artık...
cahil cühelalar için tdk tanımı: (sakın kullanmayın ama)
konjonktür Fr. conjoncture a. 1. Geçerli durum. 2. Her türlü durumun ve şartın ortaya çıkardığı sonuç: �Seçim konjonktürü böyle ülkelerde bazen pek duygusal, pek yüzeysel faktörlerle değişebilir.
25 Şubat 2010 Perşembe
gdo yok, transiya yok
23 Şubat 2010 Salı
gerizu
haber kanallarının birinde muhabir,
"gerçek olmayan bilgilere göre grizu patlamasında .. ... ..." diye sözlerine başladı...
az sonra da,
"patlamadan 17 kişi hayatını kaybederek kurtuldu" dedi...
herşey gibi habercilik te on numara...
şu aralar insanın hayatını kaybederek kurtulası geliyor bu memleketten...
"gerçek olmayan bilgilere göre grizu patlamasında .. ... ..." diye sözlerine başladı...
az sonra da,
"patlamadan 17 kişi hayatını kaybederek kurtuldu" dedi...
herşey gibi habercilik te on numara...
şu aralar insanın hayatını kaybederek kurtulası geliyor bu memleketten...
18 Şubat 2010 Perşembe
hangisi olsun?
brus vilis gibi kankan olsun,
10 milyon borcun olsun...
100 milyon cashin olsun,
10 milyon borcun olsun....
ancelina coli gibi yağlaman olsun,
10 milyon borcun olsun...
güzel güzel çocukların olsun,
10 milyon borcun olsun....
yaz gelsin sıcak olsun,
kabotaj bayramın kutlu olsun..
10 milyon borcun olsun...
100 milyon cashin olsun,
10 milyon borcun olsun....
ancelina coli gibi yağlaman olsun,
10 milyon borcun olsun...
güzel güzel çocukların olsun,
10 milyon borcun olsun....
yaz gelsin sıcak olsun,
kabotaj bayramın kutlu olsun..
2 Şubat 2010 Salı
öldüm
dün gece rüyamda öldüm a dostlar...
hayat kısa işte hatırlatıyolar adama arasıra...
bu seferki değişikti ama boğularak öldüm ilk defa...
bu üstteki resimdeki okla gösterilen benim...çok büyük bi platformdayım...aşağıya inmeye çalışıyorum...platformun altı deniz...atlasam mı diyorum ama yükseklik korkum var falan...çok yüksek...
sonra bir boru buluyorum (resimdeki kımızı)...omuzum genişliğinde...içinde pis su var...
içine giriyorum aşağıya doğru kaymaya başlıyorum...
bir yerde sıkışıyorum ama...
o kadar dar ki kıpırtadamıyorum kollarımı...
su o kadar pis ki gözlerimi bile açamıyorum...
nefesim yavaş yavaş tükeniyor...
öleceğimi anlıyorum...saniyeler beynimde tek tek çakıyor...
sabah sabah ölmek bozuyor adamı...
hayat kısa işte hatırlatıyolar adama arasıra...
bu seferki değişikti ama boğularak öldüm ilk defa...
bu üstteki resimdeki okla gösterilen benim...çok büyük bi platformdayım...aşağıya inmeye çalışıyorum...platformun altı deniz...atlasam mı diyorum ama yükseklik korkum var falan...çok yüksek...
sonra bir boru buluyorum (resimdeki kımızı)...omuzum genişliğinde...içinde pis su var...
içine giriyorum aşağıya doğru kaymaya başlıyorum...
bir yerde sıkışıyorum ama...
o kadar dar ki kıpırtadamıyorum kollarımı...
su o kadar pis ki gözlerimi bile açamıyorum...
nefesim yavaş yavaş tükeniyor...
öleceğimi anlıyorum...saniyeler beynimde tek tek çakıyor...
sabah sabah ölmek bozuyor adamı...
22 Ocak 2010 Cuma
rakamlarla türkiye
5. boyut, 6. his ve 4. osman bir gün parka gitmişler...6. his hemen gölün kenarına giderek eliyle suyu çalkalamaya başlamış...5. boyut şaşırmış...
"6. his, 6. his, napıyosun evladım?" demiş...
6. his "içimden bi his böyle yaparsam gölün mayalanacağını söylüyor" demiş...
5. boyut ikna olmuş..."ama" demiş "böyle ellerini çalkalamakla olmaz...bende dua edeyim de, yukarıdan destek gelsin"...
4. osman gülerek ellerini kaldırmış..."sizi ayakta alkışlıyorum" demiş...
"6. his, 6. his, napıyosun evladım?" demiş...
6. his "içimden bi his böyle yaparsam gölün mayalanacağını söylüyor" demiş...
5. boyut ikna olmuş..."ama" demiş "böyle ellerini çalkalamakla olmaz...bende dua edeyim de, yukarıdan destek gelsin"...
4. osman gülerek ellerini kaldırmış..."sizi ayakta alkışlıyorum" demiş...
11 Ocak 2010 Pazartesi
temel ile ayı
temel ile ihtiyar heyeti ormanda geziyor imiş...carrrrt diye karşılarına bi ayı çıkmış...
haaa huu demeden ayı ihtiyar heyetinin ağzını burnunu kırmış...
temel "uyy! demiş, ayu kardeş ihtiyarlardan ne istersin burda ben dururken"
ayı "roarr demiş...hırrr demiş"
temel "adam olsan sana ayu demezdik zaten" demiş
ayı temeli yemiş...bu temel efsanesi burada bitmişşş...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)