15 Mart 2010 Pazartesi

hoca

hocam diyorlar bana...ders veriyorum çünkü...

10 Mart 2010 Çarşamba

rüya sineması "face"

uyanıyorum...kamp gibi bi yerdeyim...üniversite sınavına yetişmem lazım...

kalem arıyorum...yok...yolda birilerinden alırım diyorum...

cüzdan yok...kafamda düne ait bi görüntü...tırmanış yaparken bir kayanın üstüne koyduğum ve unuttuğum cüzdanın "flaş back" i...of of...neyse gideyim sorunu yerinde çözerim diyorum...ama stres hat safhada...

bahçeye çıkıyor ve içinde su olmayan su kaydırağından kayıyorum...sonrada bi tepeyi tırmanıp (sanırım maçka parkına inip çıkıyorum) sınava gireceğim okula geliyorum...

bir hol ve 3 tane kapı var...kapıların önünde yabancı elemanlar...görevli gibi...adı thomas olan muhattap oluyor benimle...onun önünde durduğu kapıdan girmem konusunda ikna etmeye çalışıyor...

bu arada kapıda bir film afişi var... "FACE" yazıyor...iki adam birbirine bakıyo felan...aşağıdakinin aynısı...

ikinci kapıda pink floyd konser afişi var...diğerini göremedim...

neyse thomasla giriyoruz...bu arada kimlik hala yok...kalem yok falan...ama sınav başlamak üzere...neyse odada bir adet eski model bilgisayar masası üstünde bir bilgisayar ve bir kanepe var...bilgisayar karşısına, tam ortaya oturuyorum...thomas bilgisayarda doğru şıkkın kutucuğuna nası X koyacağımı anlatıyor...

sonra üç dört kişi geliyor kanepenin arkasına...tanıdık gibi ama değil...sanırım sınavda destek olmaya....

nitekim tacikistan milli marşı tarzında bir müzikle ilk sorum geliyor...
genel kültür...

6 Mart 2010 Cumartesi

online photoshop

photoshop um bozulmuş...ama internet sağolsun...

http://www.pixlr.com/editor/

adresine online photoshop koymuşlar...baya baya çalışıyor...son iki resmi orda yaptım..

meraklılar bi baksın bence...

solfej


lisede solfej yaptırırlardı...hatta solfej yaptığımız kadar şarkı söylemedik bile..niye ki...ne

ters bişi var

27 Şubat 2010 Cumartesi

çok bilmek üzerine ikileme

macera bir

irmanın kulakları uzamıştı...georgi klisesinin önünde diz çökmüş ağlıyordu...
"tanrım..." dedi..."bu kulakları uzatan sen, kısaltmasınıda bilirsin"...

boğuk bi ses yeri titretti..."sana mı sorucam"...


macera iki

...mö 800 afrika...

"buna bir çözüm bulmalıyız" dedi morie..."her taraf pislik içinde, yakışmıyor bize"...

genç kante nin sesi yükseldi kalabalıktan...
"hepimiz aynı yere yapalım reis, hatta bi delik açıp oraya yapalım"..."azuriler öyle yapıyor ayakları tertemiz...

morie yerinde dikildi...gözleri parlıyordu...fakat genç kante den akıl almak gururuna dokunuyordu...azurilerden birşey öğreneceğine pisliğe de razıydı...

"hayır" diye kükredi..."herkes yaptığını yiyecek bundan sonra"..."böylece hem kıtlık olmayacak hemde pislik"

kalabalıktan çoşkulu çığlıklar yükseldi...
çok biliyordu reis çünkü...çok...